18 Kasım 2015 Çarşamba

Hamilelik Hurafeleri – Hamilelikte Saç Boyama, Saç Kesimi

“Ye ekşiyi doğur Ayşe’yi, ye tatlıyı doğur Hakkı’yı”, “Çok kusuyorsan kız çocuk”, “Bulantıların sebebi, bebeğin saçlı olması”, “Hamileyken saç kesilmez, bebeğin aklı kısa olur”, “Hamileyken hayvanlara bakma, bebek ona benzer”, “Hamileyken sakız çiğneme bebek b.klu olur” daha neleeerr neler… Hiçbirine kulak asmayın. Doktorunuza danışın, saçınızı mı boyatmak istiyorsunuz; boyatın da kestirin de… Ben mi? Yaptım, evet, zar zor doktordan izin alarak hem kestirdim saçımı hem de boyattım.

18. haftanın sonuna doğru 4 boyutlu ultrason zamanıydı. Doktora gitmeden biraz daha kendimi iyi hissetmek, belki de bebeğime güzel görünmek istedim! Hamile kalmadan önce yıllardır karar verip cesaret edemediğim boya işine bulaşmıştım. Simsiyah saçlarımı “Rengini biraz yumuşatalım. Siyah sizi çok ciddi gösteriyor” diyen kuaförleri her seferinde geri çevirirken, bir anda verdiğim kararla, tam tamına hamile kalmadan 5 ay önce değiştirmeye niyetlendim. Değiştirdim de. Önce rengini açtırdım, kızıl kahve oldu. İkinci dip boyasından sonra da uçlarına ombre uygulaması. Ne güzel oldu! Değişim iyiydi. Hayattan rengi alın geri neyi kalırdı ki!

Gelin görün ki hamile kaldığımı öğrenince “Bu saçlar ne olacak? Dip boyası zamanı da geliyor, ne yapacağım?” endişesine kapıldım. Sonra zaten ilk 4 ay serum-ilaç-hastane derken kendimi unuttum, saç baş yalan oldu. 5. ayın başında da “E yeter artık kendime geleyim. Psikolojimi de düzelteyim” moduna geçtim. Doktora ilk zamanlarda sorduğum soru klasik “Saçımı boyatabilecek miyim”di. O da her muayenede tekrarladığı şeyi söyledi: “Bir şeyi yapmak isterken hayatına artık şu şekilde bakmalısın. Gerekli mi, elzem mi, lüks mü? Senin saç boyan lükse giriyor.” Evet, ilk zamanlar için bu istek gerçekten lükstü. Sırası değildi.

Ancak kendime geldiğim dönemde doktora “İzin var mı?” diye tekrar sorduğumda “Saç boyaları bilinenin aksine ciltten emilerek zarar vermez, solunum yoluyla zararı olabilir. Açık havada maske takarak yaptırabiliyorsan yaptır” dedi. Soluğu kuaförde aldım. Kendi saç rengime döndüm ve boyunu omuz hizasında kestirdim. Sonuç mu? Kesinlikle beni mutlu etti. 4 boyutlu ultrason kontrolüne gittiğimde doktorum beni tanıyamadı. Artık normale dönmüş, kendime gelmiştim. Bebeğim de iyiydi. 21 santime ulaşmış, 239 gram ağırlığındaydı. Artık multivitamin kullanmaya başlayabilirdim. “Hamileliğin balayı”nı yaşamaya başlamıştım ve bu durumun uzun sürmesini diliyordum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder